Yeni bir dergi. Yayın yönetmeni: Mehmet S. Fidancı. M. Can Doğan, Cevdet Karal gibi isimler var, dergide. Cevdet Karal'ın şiiri öne çıkıyor. Karal, saf lirik şiir yazıyor. Melek, şiirlerinin leitmotivi. Bu şiirinde de öyle olmuş şairin. Galiba en yüksek şiir kitabı Karal'ın, 'Uzun Sürdü Hazırlığım' dır. Son eseri 'Alışveriş Listesi' şairin şiirini gençleştirme çabaları olarak okunabilir. Ama bu yapılırken Karal şiirinin baş aktörü ritmin de yara aldığı bir gerçektir. Kayıp'tan şu bölümü buraya almak isterim:
'Can verenler ne alırlar
Karşılığında Tanrı'dan'
*
Bir ara şöyle düşünmüştüm: 'İnsanlar bu kadar kirin, adaletsizliğin içinde ezan okunmasında bir anlam bulamıyorlar.' Sonra Cevdet Karal'dan şu bölümü okudum:
Kime neyi, ne diye itiraf edeyim
Anlatsam bir anlayan çıkar mı ki
Batakhanelere sızan ezan sesinin
Yüreğe nasıl işlediğini
Bana kalırsa daha yücedir onun hissi
Bir cami avlusunda beklemekten namaz vaktini
(Uzun Sürdü Hazırlığım, S. 167)
* Dergide Kurtuluş Kayalı'nın Sezai Karakoç gibi düşünce adamlarının ve şairlerin yazdıkları metinlerin dipnotsuzluğuna dair bir makalesi var. Ve Kayalı ' Nurettin Topçu ve Sezai Karakoç'un yazılarının daha derinlikli olduğunu belirtiyor. Bu soru bir ara bana da sorulmuş, metinlerinizde neden dipnot yok denilmişti. Bence dipnot ve referans yani tırnak içleriyle dolu bir kitap zaten başkaları tarafından esir alınmış demektir.
* Bu ara okuduğum çoğu dergide Ahmet H.Tanpınar hakkında yazılmış değinilerle ve geniş oylumlu makalelerle karşılaştım. Yitiksöz'de, Kayıp'ta, Dil ve Edebiyat'ta, Dergâh'ta ve birçok yerde. Tanpınar'ın edebiyat ortamındaki bu yayılımı, seksen kuşağına umut saçıyor. Tanpınar ile aralarında bir bağ kuruyorlar, seksenlerde şiir yazanlar.
* Sema Bayar'ın 'Bir Tel Kopar Ahenk Ebediyen Eksilir' adındaki metni musiki alanına dair. Benim dikkatimi daha başka şeyler çekti. Elbette ahenk deyince Yahya Kemal akla gelir. Ve Yahya Kemal'in III.Selim'i ne derece sevdiği de bilinir. III.Selim, Osmanlının son müzik atılımı olan bir reforma banilik eder. Yahya Kemal, A. Hamdi Tanpınar, Hilmi Yavuz ve sonraki pathoscuların adamıdır, III. Selim. Ethoscular ise III. Selim'e neredeyse düşmandır. İsmet Özel örneğin III. Selim'i vatan haini ilan eder: 'Zaten III. Selim İslâm'ın izzetini gözeten bütün âlimleri tesirsiz kılmıştı.' Demek istediğim aslında ethoscu ve pathoscu şiirin hemen yanında ethoscu ve pathoscu bir siyaset kanalı da bulunmaktadır. Ve bunlar daima didişmektedir.
Y. Türk