Benim şiirlerimde kullandığım
bir iyi ayı bir de kötü ayı metaforu vardır. İyi ayı; biraz metafizik tavırları
olan ve kötü ayıya nazaran oldukça yumuşak, merhametli, acımalı bir ayıdır.
Hatta uhrevi çizgiler bile taşır bu ayı üzerinde. Şimdi diyeceksiniz, bu ne
demek. İyi ayıyı, samimi ama yeteneksiz siyaset manasında kullanıyorum. İyi
ayı: kırıp dökmek istemiyor, iyilik ve inşa ehli olmayı umar, ama yine de
sakarlık ehlidir. Ayı ayıdır sonuçta. Kırar saçar, niye kırıp döktüm diye de
bir kenara geçer ağlar, günah çıkartmaya çalışır. İşte temiz kalpli ama
yeteneksiz siyaset dediğimiz şey böylesine narin bir ayı. Bu, sadece genel siyasetin bir kısmı
Karşı taraftaysa, dünyayı, hayatı yaşanmaz hale getiren kötü ayılar var. Amerika,
İngiltere, Almanya.... Ve bunları bu mantıkta yol yürüten kötücül Batı felsefi.
Batı siyasası, Batı ekonomisi, Batı sosyolojisi. Kısacası insanı hem içerden
hem dışarıdan yağmalayan acımasız
ayılık.
Hülasa şu an için dünya iki
telden çalıyor. Daha doğrusu yaşamda iki sendrom var. Biri kötü ayılık diğeri
de mazlumları tutan kollayan, irfan yoksulu, kalbinde zerre kadar kötülük
taşımayan, derinliksiz ve yeteneksiz iyi ayılık.
İşte 15 Temmuz Direniş ruhu, bu
iki ayılık durumuna da meydan okuyacak bir şekilde doğan derin bir Diriliş ve
Kuruluş ruhudur. Medeniyet mayamızdır.
Y.Türk