Ne zaman İslam Medeniyeti ya da Türk İslam Medeniyeti
kavramları kullanılmış, orada yaşayan bir medeniyet olmamıştır. Çünkü bu
isimler, farklı versiyonların bir toplamını anlatır. Mesela Türk İslam
medeniyeti, genel bir toplamı kavramsallaştırmaya yarar. Selçuklu, Osmanlı gibi
medeniyetlerin iki sözcükle ifadesidir.
Sadece geçmişi kapsamaz, geleceği de uhdesine alır. Bir Hristiyan
medeniyeti olmamışsa Türk İslam medeniyeti de olmaz. Ama Hristiyan uygarlıkları denilince Amerika
ve Avrupa uygarlıkları akla gelir. Bu bapta Türk İslam medeniyetleri
tamlamasını kullanmak daha doğrudur. Ha şunu da belirtelim, uygarlık ve
medeniyet aynı şey değildir. Arada farklar vardır. Lütfi Bergen’in yazdığı
blogtaki mottoyu görünce sevindim. Şehir ve kent aynı şey değildir, diyor Lütfi
Bergen. Kuruluş dergisinin ilk sayısında medeniyet ve uygarlığın aynı
olmadığını vurguladık. Hatta imge ile metafizik ayrımı, dünyayı, Tanrı’yı,
sanatı algılama farkını da verir, bize. Medeniyet ile Uygarlık kelimelerini aynı
değerde görmemiz, Batı işgalini kanıksadığımız anlamına gelir. Hakikaten onlar
şu an medeniyeti var etmişlerse zaten bizim bir medeniyet kurmaya ihtiyacımız yok demektir. Bu da düşünülmesi gereken
ayrı bir konudur.
Sonuçta, medeniyet farklı zamanların şubeleri şeklinde
devam eder. Ama temelde tarihi bir
özete, karaktere, edaya ihtiyaç duyar. Bilginin, sanatın, kendine güvenin,
iyimserliğin bir havuzda toplanmasını daha saymıyorum. Ortadoğu’nun bu
şubelerden bir şube vermesi zor bugün.
Asayiş berkemal bile değil, orada. Buzlar üzerine daha
soğuk sular dökülüyor. Her şey daha da katılaşıyor. Karşılıklı
çatışmalar, intikamı körüklüyor. İnsanın
sabahtan akşama çıkmasının bile mucizeler gerektirdiği bir yerde, medeniyet kaç saniye yaşar. IŞID türü
yapılanmalar, insanları silahla sildikçe, Ece Ayhan’ın deyimiyle silinen
silgileri andırıyorlar. Şu an için, Doğu’da toprak altında medeniyet.
Ancak, Türk İslam medeniyetlerinden bir şube olarak
Mehmetli Medeniyetinin izi sürülüp, bir başlangıç yapılabilir. Mimari, giyim
kuşam, şehirleşme, toplumsal ağ vb. şeylerin beli bu kavramla doğrultulabilir. Ortak bir tarz ve kişilik damgası olarak durur.
Yeprem Türk