Cemal
Şakar, İtibar’a ürün gönder demişti bir ara bana. Ben de
olmaz, şeklinde cevap vermiştim. Neden? İtibar
dergisi ve camiasına şahsen sevgi ve derin muhabbet duysam da onların
iktidar olduğu bir edebiyat ve fikir küresinde
yapamam gibi hissediyorum. Mesela İtibar’ın evvelini oluşturan Dergah
dergisi için de aynı şeyleri düşünürdüm. Hisar adına da.
Hisardan bugüne kalan pek kimseler yok.
Dergah’tan İbrahim Tenekeci, Mustafa Kutlu var. Ama ikisi de hala teneke
kubbeli camilerin dünyasında yaşıyor. Bu ufuk bizi millet olarak nereye çıkarır
merak ediyorum?
Gerçi İbrahim Tenekeci, usturlaplı, donanımlı ve
kişilikli bir şair. Hece şiiri yazar. Benim hece ile bağım Necip Fazıl şiiriyle
başlar. Çünkü Yeni Hece şiirinin başlangıcını Necip Fazıl yapmıştır. Ondan bu
yana Hece Şiiri ufak tefek değişimler dışında atılım göstermedi. Belki
medeniyet tasavvuruna sahip bir şair gelecekte bunu yapacaktır. Necip Fazıl’dan
sonra Hece hususunda bir durak olabilecektir. Hecenin çağımızdaki şansızlığı bu
olsa gerek. Medeniyet eksenli düşünmeyen şairler eliyle icra ediliyor olması
onun hesabına eksikliktir. Gerçi bir yerde arkadaşlara söylemiştim. Hece şiiri şu
an Karadenizli şairler tayfası tarafından ihya edilmeye çalışılıyor diye. Ancak
Karadenizli bu tayfa da bir kere İsmet Özel’den kurtulmadıkça bunu hitama
erdirecek gibi değil de.
Örneğin Mustafa Kutlu o derece Hececi olsa gerek
ki, Neo-Epik şiirin önüne o çevreden biri olarak takoz koymaya çalışıyor. Dergah dergisinden
Mustafa Kutlu gitti. Ancak zihniyeti sürüyor, dergide. Geçen sayılarında Dergah’ın,
Zeynep Arkan, deneme eleştirisinde başka çevrelerden şiir görüşlerini
ayrıntılarıyla işlerken , neo-epiği bir cümle geçiştirmişti. Bu mesele Mustafa
Kutlu ile Hakan Arslanbenzer arasındaki şahsi bir meseleden dolayı mıdır? Bana
kalırsa kurumsallaşmış bir bakış açısındandır.
Kısacası İtibar dünyası ile bizim dünyamız
arasında düşüncede, yoğurt yiyişte farklılıklar var. Ve bu ayrım derinden geliyor.
Hilmi Yavuz belirtmişti, bir söyleşisinde. Aynen aktarıyorum. ‘Bir tarafta Abdülhakim Arvasi diğer tarafta
Abdülaziz Bekkine vardır. Arvasi’den Necip Fazıl, Bekkine’den ise Nurettin
Topçu akımı devam eder…Necip Fazıl’ın Büyük Doğu’su ile Dergah grubu arasında
bugün dahi ciddi bir rekabet söz konusudur.’ Mesele biraz da böyledir.
Önceden bu durum bende bir his olarak vardı sonraları ise bir bilgi halinde de
mevcut oldu.
Yeprem Türk