20 Mart 2015 Cuma

Fransa Cumhuriyeti Değil Fransız Beyliği

Cumhuriyet ve beylik. Bir yönüyle, Doğu ve Batı siyasası arasındaki ana fark. Batı’da temel siyasa cumhuriyet tipi siyaset üzerinden atomize olurken Doğu’nun ana siyasi akımı beylikler şeklinde parçalanır. Bu atomize oluşun birinde kavmiyetçilik diğerinde zayıf da olsa  kahraman esintisi denilebilecek  dağınık tipler esastır.  Ve buna binaen Batı’da kavmiyet ekseni büyür ya da küçülür. Doğu’da da kahraman irileşir ya da ufak farklıklarla dağılır, serpilir. İrileştikçe kahraman etraftakileri toplar, etki ve medeniyet sahasına erişir Doğu’da.  Ufaldıkça da çoğalır, etkiden ve medeniyetten uzaklaşır. Mesela Osmanlı Devleti birinci örneği, kıvamında yansıtır. İkincisinin ise Batı siyasetinin tesiriyle bizde modern bir  örneğine görünüşte yer kalmamıştır. Osmanlı Devleti taşıdığı büyük kahramanı parçalara bölerek, çoğaltarak değil kavmiyet esasına göre dağıtmıştır. Yani Osmanlı kurulduğu gibi yıkılmamıştır. Sanırım, şimdi Doğu’daki ana siyasanın bu kadar sarpa sarmasında bu çökme hikayesi başat rol oynar. Yani Osmanlı, ufak kahramansı oluşumlara pay edilmemiş kendi özgül şartları dışında bir tarzla kavimlere verilmiştir. Modern zamanlarda Doğu’daki ana siyasetin tekrar kurulma yolunu bu tutum şaşırtır.  İstenilen şey ya da yol elimizdeki araçlara uymaz.  Doğu’da kahraman esaslı devlet düzeni ekarte edilir. Ama sadece kabukta öyledir, bu. Çünkü eski alışkanlık, derinlerden, özden yol alan kahraman da nihayetinde dönmüştür.  Adına da Mehmet (düşünce, kültür, iman özeti) diyoruz bu kahramanın. Ve bu kahraman kavmiyet farkına göre değil, eski usülde fakat yeni anlamda ırk gözetmeksizin modern çağa çıkıp gelmiştir. Suni vadiler yarılmıştır hani, ne kavmiyet ne de buna bağlı siyaset  kalmıştır.  Bu gösteriyor ki aslında cumhuriyet gibi bir kabukla yaşasak da içerik de kahramana (düşünce) bağlılık esastı. Türkiye 1923’te özde Mehmedi bir devlet olarak  var oldu. Ancak adına moda gereği cumhuriyet denildi. Şimdiyse büyük bir Mehmetli Devleti, Mehmetli Milleti, Mehmetli kültürü sahasına doğru koşuyor. Yani kahraman büyüyor ve etrafını topluyor, toparlıyor. Son tahlilde Kavmiyet esasları yoktur artık, kahramanın düsturları  vardır.

Adem Kalan