İTİBAR, OCAK 2019, SAYI 88
İtibar’ın bu sayısı, şiir açısından özel bir sayı gibi olmuş. Bu durum,
2019 yılının şiirde renkli ve verimli geçeceğini mi
gösteriyor, şu an için bilmiyorum. Cahit Koytak’ın Büyük Zamanların Çocuğu adlı
şiiri Koytak’tan okuduğum en karamsar şiir. Diğer şiirlerinde olan metin
oluşturma sevinci bu şiirde yok. İbrahim Tenekeci’nin, Ey Güzel Yurdum şiiri
sade, derin ve huzurlu bir şiir. Aslında Ölmüşsün Ama Üzgün Değilsin şiiri ile
aynı iklime ve duyuşa sahip. Nurettin Durman, Sanki Ben şiiriyle, diline yeni
bir renk katmış. Ercan Yılmaz’ın şiirinin adı Devrik Atlar. Ercan
Yılmaz’ın minimal bir şiiri var. Hem biçimde hem bünyede. Atası Hilmi Yavuz
şiiri gibi. Kapağa ise Mehmet Aycı şiiri taşınmış. Yıl içinde karşılaştığım,
içinde sevinç taşıyan nadir şiirlerden biri. Gücünü sadelikten, mütevazilikten
ve ses uyumlarından alan bir şiir.
AKATALPA, OCAK 2019, SAYI 229
Ramis Dara’nın çabasıyla Bursa’da çıkıyor, dergi. Bir dergi
için düşündüğümüzde şiir sayısı oldukça üst düzeyde. Hüseyin Peker, geçen yılın
şiir kitaplarına açıklamalı olarak değinmiş, bu sayıda. Özveri isteyen bir şey
bu. Dergide bu değiniler öne çıkıyor. Şiir olaraksa bu sayıdan Serap Araklı’nın
şiirini seçtim. Naif ve
kırılgan bir dili var, şiirin. Bu anlamda modern kadının sesidir. Emily Dickons kadar
hafızadan, geçmişte kalandan rahatsızdır. Sylvıa Plath derekesinde
de depresif bir şiirdir. 2000 kuşağından Aslı Serin ile bağdaşacak bir ironiye
de sahiptir. Aslına modern şiirde, yerli yabancı hiçbir bayan şair memnun
olmadı, imgesel düzlemde bile olsa huzurlu şiir yazmadı. Belki bunun tek
istisnası, masalsı atmosferde şiir yazan Lale Müldür’dü.
VARLIK DERGİSİ, OCAK 2019, SAYI 1336
Varlık’ın aslında, fikirde ve sanatta pek yerli üretimi yok. Daha çok
Batı’da ortaya çıkan yönelişleri ülkemize tanıtıyor, o kadar. Elbette bu da bir
iştir. Post-Hümanizm, bu sayıda, derginin ana konusu. Ama gene de gecikmiş bir
çeviri fikirdir, Post- Hümanizm. Çünkü şimdi Batı’da Post- Hümanizmin daha
ileri evresi Trans-Hümanizm algısı yaşanıyor.
Az şiir yayımlıyor, Varlık, takip ettiğim kadarıyla. Bu sayıda Metin
Cengiz’in şiiri ön çıkıyor. Metin Cengiz bu şiiri, Nâzım Hikmet’in ‘Karlı Kayın
Ormanı’ adlı şiirine nazire olarak yazmış. Aslında şiir, Cengiz’in alışıldık, aşırı duyguya karşı olan mesafesini yitirmiş. Bunun sebebi
ise, şairin felsefî şiir algısını bu şiirde dışarda tutmasıdır.
SEFERBER
Seferber ilginç bir dergi olarak ortaya çıktı. Bünyesini ve okur
kitlesini kendisi oluşturdu. Aslında büyük bir boşluğu doldurdu. Alimlerin,
erenlerin, pirlerin konuşulduğu bir akademiye dönüştü. Bu sayı İmam-ı Azam Ebu
Hanife’ye ayrılmış.
FAYRAP, OCAK 2019, Sayı 116
Fayrap'ta, son bir yılda kapak tasarımları değişti. Gerçi dergide bir
kapak olması gerektiğine inananlardan değilim.
Şiirlerde ergen bir dil hakim, Fayrap’ta. Neo-epik şiirin bilgelerinden
nadiren şiir görüyoruz. Genç neo-epik şiirde lirizm yok ama bunun yerine
arabesk var, diyesi geliyor insanın, Fayrap’ta yayımlanan şiirleri okuyunca.
Bilgeleştikçe arabeskin yerini lirizm alıyor.
TYB ödülleri üzerine kaleme alınmış metnin ise özellikle okunmasını dilerim.
Gerçi bu ödülleri pek önemseyen biri değilim. Ancak yayımlandığı yıllarda iki
eserin ödül almamasına üzüldüğümü söyleyebilirim. Birincisi, Mustafa Nezihi
PESEN’in ‘İstanbul’a Zikirle Girdin mi Hiç’ adlı deneme kitabıdır. İkincisi de
eleştiri alanında, Hakan ARSLANBENZER’in ‘Eskimeyen Kitaplar’ ıdır.
SÖZCÜKLER, OCAK-ŞUBAT 2019, SAYI 77
Sözcükler, bu aralar, yerli ve yabancı şairlerle yapılmış eski
söyleşileri yayımlıyor. Örneğin daha önceki sayıda da Nazım Hikmet’in bir
röportajı vardı. Şiirde Cevat Çapan’ı görüyoruz sık sık. Şiirlerinde
bireysellik ön plana çıkıyor, derginin. Ama Sözcükler, nesirlerinde
alabildiğine siyasi. Seksen duyarlığıyla yoluna devam ediyor.
KİTAP-LIK, OCAK – ŞUBAT 2019, SAYI 201
Eskiden beri duyarım, Kitap-lık için ‘bir çeviri dergisidir’
dediklerini. Şu an ise çevrilenleri çeviriyor Kitap-lık: ‘Apollinaire’i
Çevirmek’ gibi mesela.
Dosya konusu ise derginin: J.D. Salinger 100 Yaşında.
Şiirleri, daha ziyade yetmiş ve seksen kuşağı şairler tarafından yazılıyor.
Yeprem TÜRK