25 Haziran 2016 Cumartesi

Avrupa Pisagor Tası’na Benzedi


Avrupa ciddiyetin üstünde şık bir topluluktu, çökmesi de bu yüzden mukadderdi.  Neden? Birincisi Pisagor’un Tası’nı hatırlayın. Hani şu  gerektiğinden fazla doldurulunca  tüm suyu çekilerek boşalan tas. İkincisiyse, her aşırı şıklık milletleri ve devletleri sembolle ifadelere götürür ve gerçeklikten uzaklaştırır. Dengeyi aşan şıklığın zenginin müflis oğluyla anılması boş değil.  Vasat, orta yolu tavsiye eden Peygamberin ümmeti olarak bu gösterişli vitrine hep şüpheyle bakmamız manidar.

Demokrasiyi al cumhuriyetten, orada bir şey kalmıyor. Nitekim ABD öyle yaptı. Sadece birleşik devletler devleti olmak değil mesele. Başarabilselerdi Avrupa Cumhuriyetleri, aynı siyasal yapıya koşabilirlerdi. Sanırım bu, mümkün değil. Çünkü Avrupa cumhuriyetlerini ortak paydada tutan maya dağılıyor.  İngilizlik ya da Almanlık, Fransızlığı ve İtalyanlığı biraz geriletmiş olsa da sahanın öne çıkmış iki bekçisi olarak  İngilizler ve Almanlar birbirlerine  asla tolerans tanımayacaklar. Avrupa devletleri de tek tek milletler olarak beka hesabı yapmaya başladılar. Devletlerini taşıyan tebaayı, vatandaş tipini araştırmaya koyuldular. Bunu tahkim edecekler.  Bu arada içe kapanacaklar. Bu durum,  aşırı gerilimlere kadar gidecek. Avrupa cumhuriyetler cennetiydi,  belki de bu vaziyet Avrupa’yı cumhuriyetler enkazına kadar götürecek.


Dış dünyaya karşı kapanmayı tercih eden Avrupa’nın medeniyet, uygarlık gibi lafızları sadece söylemekten öte bir derdi olamaz gözüküyor.  Oysa bizim bunları telaffuz etmekten öte bir derdimiz var. Bunları gerçekle, hayatla buluşturmak. Mehmedilikle uyumlu demokrasi kavramını cumhuriyet demokrasisi modelinden kurtarıp onu daha kapsayıcı daha geniş daha işler bir hale götürecek olan devlet demokrasisine taşımak. Cumhuriyetler üstü evrensel ilgileri Müslümanların gündeminde daha sık yaşatmak.


Adem Kalan