4 Mart 2018 Pazar

RUH HAKKI


İnsan İstanbul'da
Muhammed’i özlemez mi
Görür Allah’ım beni
Bu kulu
Sonsuzluğa ilgi duyan kişi
Buradan bekaya avaz etsem
Güzel olmaz mı şimdi
Yordu da artık hani
Ruh ve bedeni
Kardeşçe geçindirme işi
Gerçi ruhum biraz haklı
Pazar yapmak istiyor
Otuz yılı devirdi geçmedi parası
Bulsa alacak cennet malı
Bir an önce
Gözlerimi kapayayım
Karaya ve su kenarlarına
Çivi gibi çakılan
Terbiyesiz kuleleri geçip yazayım
Şiirimde cenneti göreyim
Fena olayım
Davut’un dağında keçiler
Doğanın şarkılarıdır,
Orada onlar gibi gezip tozayım


y.t.


&


Yaşların şahı kırktır. Tavuskuşu gibi binbir renge boyanır. İnsanın halleri zenginleşir, özgürlüğüne kavuşur. Akıl ve ruh meyveleriyle yeryüzüne eğilir. Ve bu zenginlik, velilerde daha ziyadesiyle dile gelir. Bu yaş, Tanrı’nın insana sunduğu zengin bir sofradır. İnsanın Tanrı nuruna daha çok yaklaştığı yerdir. Yani ahlaki erdeme en çok ihtiyaç duyduğu aralıktatır, insan. Erlik gücü, kuvvetlidir. Bu da onun Farabi’nin dediği tabii erdemin bir meleke olarak zirvede cereyam ettiğini anlatır.
Kırklı yaşlarda insanlar, ruhta arı ve temizse, birbirine çok benzer. Yani suyun kaynağı tektir. Bu arazide hayat ‘Bilginler tek insan gibidir’ hadisi şerifine göre akar.
Kırk yaşına bir mabede girer gibi girilmelidir.

Bu yaşı güzel ve verimli yaşamayan bizden değildir.


y.t.