Benden Önce Ölme, Mustafa Nezihi Pesen’in uzun bir aradan sonra gelen ikinci kitabı. Her yeni defter yeni sefer. Pesen, şair gibi yazıyor, çıkarıyor kitaplarını. Bu kitabında da şiirselliğin, öykünün ve denemenin karışımı var. Bu türün adı nedir? İmam-ı Rabbanî’nin mektubat üslubu, Şebüsterî’nin Gülşeni Raz’dakine benzer sıcaklığı ve nasihat şekli, Mecnunvari sevda seslenmeleri metinlerde yer etmiş. Biraz pendname biraz hikâye biraz aşk biraz tarih biraz serüven olan düşünsel bir eser Benden Önce Ölme. Mümin kardeşlerle yapılan bir dertleşme mesnevisi.
Nazım Hikmet’in Ben senden
önce ölmek isterim adında bir şiiri var. İbrahim Tenekeci’nin Görmeden Ölmek isimli bir kitabı bulunur. İki deyiş de aynı anlama
gelir. Aslında bu deyiş zor zamanlarda kullanılan bir ifade. Seferberlik sözü sanki. Ama önce Peygamberler
kullanmış bu kelamı. Zaten her Peygamber hakikâtin dünyaya seferi değil mi?
Mustafa Nezihi Pesen de bu seferîlik
geleneğine uymuş. Yazarımız Seferber
dergisinin genel yayın yönetmeni, diyelim de mesele daha iyi anlaşılsın.
Mustafa Nezihi Pesen, yaşamış görmüş okumuş ve
bunları kendisine ömür etmiş. Ömründen de tortuların suyunu, özünü damlatmış,
ömrünün altına bir bakraç koymuş, işte o bakraçta birikenler de kitap olmuş.
Yazılarını canı yazmış, dilinin arka bahçesinde ise hepimiz varız. Hayasıyla,
neşesiyle, yasıyla, şöleniyle, düşüşüyle, kalkışıyla fıtratımızın umum hali
var.
Yazar, insanlık olarak bir anomi çağından
geçtiğimizi haber veriyor. Benden Önce Ölme ara ara nasihatle ve bazen de duygu
durumları üzerinden okuyuculara atılan dayanışma ve tutunma ipleriyle dolu. Bu
tutumuyla eser, Gök Kubbe
felsefesinden ziyade Asr-ı Saadet
Kubbesi düşüncesi içindedir.
Yeprem Türk
Yeprem Türk