...
Hakikat insanı terk etmez
Güneş dünyayı terk eder mi?
Anne çocuğunu terk eder mi
Ona anne diyelim mi?
Anne anne
Seslensek geceleri
Kabuslardan uyanıp uyanıp
Sesimize gelir mi?
... (Hakan Arslanbezer)
Fayrap’ın aralık
sayısına bakacağım. Eğer o sayıya yetişmemişse bu şiir, şiirin sadece bu kısmını
almakla yetineceğim.
Hakikat insanı terk etmez
Güneş dünyayı terk eder mi?
Mısralarına Yunus
ve Pound katışmış. Şiirin hatırı sayılır bir özgünlüğü var bu kadarcık kısmıyla. Türk şiiri gerçek
modernleşmesini fikir üzerinden
tamamlamalı, dedirtiyor. Evreni çok geniş şiirin. Kanaatim odur ki insanoğlu resmi,
plastik sanatları gördükçe şiir bilgisini biraz biraz kaybetti. Hiç resim
görmemiş bir insan gibidir mesela Yunus. Göğü, suyu, yeri görmüştür sadece. Duyguyu resim gibi görmüşler üzerinden bu
genişliği Cevdet Karal’ın ‘Düşünmemiştim’ şiiri anımsatır. Zaten şairin kendisi de bunu
söylemiştir, bir dizesinde: Yeni görüntüler yarattım.
Ya gök yaklaşmış
Ya ağaç o kadar yükselmiş ki
Yıldızlar ağacın meyveleri
Ama yine de
insanı doyurmuyor, bu yürekten gelen natürmort. Manevi bir resim gibi. Burada Adem’in
yediği plastik bir elma olabilir ancak. Hakan Arslanbenzer’in dizeleriyse
gerçek elmaya daha yakın.
Yeprem Türk