29 Ocak 2020 Çarşamba

BİRNOKTA ve MÜRSEL SÖNMEZ



İnsanın hoşlanma şekilleri de değişti. Evvelden güzel ve iyi şeyler seviliyordu. W. Shakespeare’in de dediği gibi ‘…eski kalemler güzelliği yazarmış.’  Eski demeyelim de isterseniz kadim diyelim. Şimdi içinde bulunduğumuz çağı kastederek söyleyelim: İnsanın güzellikten nefret ettiği böyle bir devir var mı tarihte?  Zannetmiyorum. İyilik, güzellik çiçeği Baudelaire’den bu yana: Şer çiçeği. Çirkinliğin estetiği zirve yaptı. 
Bir de bunun tersi var tabiî.
İnsanları canavar yapmak istiyorsanız suni ve aşırı estetize edilmiş bir dünya ile kuşatın. Gerçekliği olmayan güzellik, hep kaosa ve vahşete çıkmıştır. Estetik, doğallıkla değilse güzellik değildir, aslında.
Böyle bir ilişki de yeni ile eski kavramlarıı arasında var.
 Eski, gençlere tiksinti verir. Yeni ise şımarıklık. İkisini de barıştırmalı. Eski değil de kadim anlatmalı.
Eski bir Avrupalı siyasetçi demişti: Doğrular eski; yeniler de yanlış, diye.
Güzel olanı: Hem doğruluk hem yenilik.
Bunları niçin söylüyorum?
Birnokta dergisi ve şair Mürsel Sönmez’in son şiir kitabı Divan-ı Niyaz için.

Birnokta dergisi, bu gibi akımların dışında bir dergi. Kendi gerçekliğinde. Fıtratında. Derin ırmaklar gibi sakince akıyor. Nuri Pakdil, Fethi Gemuhluoğlu ve İlhami Çiçek süreğinde. Ben buradayım bile demiyor. Dikkat çekmeden dikkat çekiyor. Doğal bir sanat çabası var. Sanatta pişkinlik çünkü kötüdür. Hakikât ve tabilik üzerine kurulu bir söz düzeni var.

Birnokta dergisi estetiğini tarif et deseler aşağıdaki üçlüğü söylerim.

Ey gönül ustası
Ağzın bal kovanı saçların oğul
Kalbimiz tekil, duamız çoğul
 (Dokuz Kandil)


Divan-ı Niyaz da bu anlattıklarımı edinmiş bir kitap. Bir Efendi’ye arz-ı hal tarzında yazılmış. Günümüz şiirinin alışık olmadığı bir eser. Aslında şiirlerde epey yeni duygu çeşitlemeleri var. Ama melamî gibi, bu yenilikler eskinin saçakları altında gizli tutulmuş. Şiirde bir Hafız Burhanlık Divan-ı Niyaz. Eskimek bu kitabın işine yarar. İkiliklerle örülmüş:

‘Rahmeten lil âlemîn’ sizden bakıyor bize
Bunu böyle belledi böyle inandı gönlüm'


Yeprem Türk