25 Mart 2017 Cumartesi

SÜNNET MİLLETİ


Bizim yaşadığımız İslam, aslında İslam aleminin en orta yolcu, Peygamberin vasat ümmet dediği yol olan  İslam’dır. Bir bakıma bu sünnilik anlamındadır da. Yani Mehmedilik, İslam’ın bir yorum şekli olmakla birlikte bir milletin, tarihin adıdır. Selçuklu gibi Osmanlı gibi tek devlete tek millete tek siyasal daireye de gönderme yapması da onun, bundandır.
Birçok tarihçimizin 1071 tarihiyle açıklamaya çalıştığı ruhun, çeşninin nihai manada Mehmedilik olduğu da açıktır. 1071 ruhu, bizim her açıdan asr-ı saadetle nefes tazelediğimiz, asr-ı saadet ruhunu Anadolu’ya taşımaya başladığımız önemli bir aşamadır. Hatta dünya İslam tarihi açısından bu çerçevede bir dönüm noktasıdır.
Şu açıdan öyledir. Türklerin, Kürtler ve Araplar ile bir araya gelerek; renk, ırk ayrımı gözetmeden yanı medeniyet atölyesi içinde yeni bir kişilik ve ruh terkibi meydana getirmeleri dikkat çeker. Ve aynı terkibin de sokağa, devlet denen aygıta yansıyarak yeni bir millet tipi oluşturması ilginçtir.  Muhammedin Mehmedileri olarak yaşamaya başlamışlardır, yukarıda saydığımız unsurlar, bu tarihten sonra. Bu, her yönden, Malazgirt’ten asr- saadet’e yapılan öz atıftı.  Asr-ı saadet ruhu Anadolu’dadır da demekti. Çünkü bu tip oluşumlar Peygamberin Millet kavramına bakışından neşet eder. Daha ziyadesiyle Mehmedilik: sünnet milleti olma şekline uyumdur.


Y.Türk