14 Temmuz 2020 Salı

TAKVİM



Yeni yüzyıla geçeli yirmi sene olmuş. 2000’lere girerken yeni asrın adını milenyum çağı koymuştuk. Onu yeni bir başlangıç olarak kodlamıştı, insanlar. Eğlencelerin de en çok yapıldığı gece 2000’lere girilen ilk geceydi. İnsanlara refah, haz, eğlence ve reklam tadında bir yaşam vaaz etmişti. Işıltılı bir küreye ya da İrem bağlarına girilir gibi girildi 2000’lere. Ama 2000’i az geçe o küre tuzla buz oldu, dağıldı.  Ütopya, distopyaya dönüştü. 

İşgaller, emperyalist hedefler büyütüldü. Ülkeler yıkıldı. Görülmemiş sayıda insan evsiz, yurtsuz bırakıldı. Çocuklar en çok bu aralıkta öldürüldü. Avrupalı devletler ve Amerika, Afrika’da ve İslam topraklarında kasaba dönüştü. Tabiat delik deşik edildi. Eğlencede, heveste ve konforda sınırlar zorlandı. Bu zaman aralığında, Fransa’da bir parti başkanı halka Fransa’yı seks cennetine dönüştürme vaadiyle oy istemişti. Haz ve eğlence çağına pornografik bir boyut katmıştı. En son da bir virüs salgını ile bu gidiş zedelendi. Eğlenti yerleri boşaldı. Barlar ve diskolar ıssızlaştı. Azgınlığın ışıltılı mekânları kötü kokulu viranelere dönüştü.

1900’lerden beri miladi takvime göre yaşayan bizler için aslında değişen bir şey olmadı. Miladi takvim, bizde, önce zaman ve tarih duygusunu zedeledi. Takvimimizin başlangıcı değişince, tarihin çıkış çizgisi de değişti. İçinde yol adlığımız zaman miladi takvimin sahipleri adına konuştu daha çok.

Takvim deyip geçmeyin. Duvarlarınızda asılı takvimin türü belirler içinizden ve dışınızdan akan vakti. Miladi takvim sizin cevelan ettiğiniz zaman değil, kiraladığınız başka zamandır.

John LUKACS, Modern Çağın Sonu adlı eserinde bakın ne diyor:  merkez olma durumumuz yalnızca mekân üzerinde değil zaman bakımından da geçerlidir. Haz. İsa’nın yeryüzüne gelişi kâinatın merkezî olayıdır; bütün kâinattaki en büyük en önemli, olay burada,  yeryüzünde meydana geldi.

Size hâkim olan takvim, sizin kişiliğinizi de etkiler. Miladi takvim, Hristiyan dininin takvimidir. Modern Çağ’ın başlangıcında bu takvimi aldık. Sonra kültürünü aldık. Sonra onların hayata, paraya, insana bakış açılarını. Şiirde ve söylemde Tanrı’yı insanlaştırma biçimlerini ve daha nice şeyi.
Miladi takvim bizim için emanet bir zamandır. Bizim her bakımımdan başlangıcımız Peygamber- i Ekber’dedir. Hicret’tedir. Miladi takvim İbnül Vakt olmamızı sarsan bir şey.

Hicrî takvim aynı zamanda bizim varoluş ritmimizdir. Bünyemiz onunla beslenmiş, vücut bulmuştur. Bu bünyeyi başka bir zamanla sarmalamak, bünyeyi vitaminini edindiği topraktan koparmak demektir.

Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Saatleri Ayarlama Enstitüsü’nün temelinde bu İbnül Vakt  krizi vardır.

Yeprem Türk