3 Temmuz 2016 Pazar

SADE, YAŞIYORUM


Niye bu derece çok yazıyorum, şimdilerde. Birincisi çok okuyorum; ikincisi de ben ille de bir metin ortaya çıkarayım diye uğraşmıyorum. Sadece düşünüyorum. Gerçi çok düşünmek zararlı mıdır diye de sorardım, bir ara kendime. Sonra nöroloji uzmanları, bunun tersinin, yani idraki dondurmanın insana zarar verdiğini söylediler. İyi oldu.

Akabinde şunu da diyebilirim size. On yıldır, ben bir ruh arıyordum. Milletimin öz ruhunu. Belki ucundan onu keşfettim. Onun ilhamı altındayım. Onun için ben bıraksam da yazmayı, yazmak beni bırakmıyor. Ben kaleme, kalem de bana muhtaç anlayacağınız.

Bir ara bir yerde okudum. Fransa’ya dünyanın taşrası bir devletten gitarist olmak için gelen bir genç vardı. Otel odalarında, uyurken, kalkarken, yemekte, yatakta gitarla nefes alıp veriyordu. Gitar değil de bir zaman sonra gitarın ruhunu çalmaya başlamıştı. Ben de yazının ruhuna, nuruna koşmaya çalışıyorum o genç misali.


Ama bir de şurası var. O ruha ulaşamazsanız işiniz yaş. Geri dönmek zorunda kalacaksınız demektir bu. Bu dert, en az on mecnunun çektiği çileden beter. On Leyla’dan döndünüz yani, dile kolay. Dokuz yıldır, elimde bir gün bile kitap eksik olmadı. Kendimi aklettim edeli bir yere de sığmadım. Buna cumhuriyet tarihi ideolojileri de toptan dahil. İdrak, zekanın ve ruhun işkencesinden sonra geliyor yani. Bunu bilmesem Yusuf’u zindana atan Allah’a küsebilirdim. Beni o zamanlar görmenizi bile istemezdim... Tam bu sırada kalp kırdıklarım da oldu. Kırıldıklarım da. Tartıştıklarım da. Bunlardan biri de Kamil Eşfak Berki idi. Kamil Eşfak Berki, benim yüzümden duydum sanattan soğumuş. Üzüldüm. Bu aralar da edebiyat dergilerinde pek görmüyorum onu zaten.  Ona derim ki: Üstat yapma. Bence sanatına devam .... Mesela Pound üzerine en yetkin yazıları o kaleme almıştır. Bu muhakkaktır. Kendisi Türkiye’deki tek Pound uzmanıdır. Gerçi Fayrap bu ayki sayısında Türkiye üzerinde bir Jacgues Rancier etkisinden bahsederken bunu söylemem iyi oldu. Benim görüşüme göre devralacağımız bir dış cebir varsa bu Pound’undur. Rancier’in değil. Buna da sonra değinirim. Vesselam. 

Y.Türk