Liberalizm de bir çıkış yolu
değildir. Liberalizmde kusursuz bir kapitalizm yaratma iştahı var. Afrika’daki
adamın et, kemik ve can kaybıyla Batı adamının gereğinden fazla yağ kuşanması
arasındaki ilişkiyi doğallaştırmaya çalışan şeyin adıdır, liberalizm. Aslında
kapitalizmin girdiği krizden çıkmak için yönettiği bir doktrin gibi.
Kapitalizmin sıkıştığı şu günlerde, önünü açmaya çalışması liberallerin bundan.
Dolayısıyla liberalizm de bir kapitalizm hareketine dönüşmüştür. Batı’da
gelişen çoğu doktrinler, yeni dünyada kapitalizmin ileri atlısı gibi kuşandırılıyor.
Ekonomik sömürüler ve ihlaller konusunda, bu yolla iyi bir mana yakalanmaya
çalışılıyor. IPad’ini kaybetmemek için kıvırmaya tutkalla tutturulmuş
insanlar türetti bu tür kapitalizm disiplin deliliği. Gerçekler, hüngür hüngür oysa.
Doğruyu söylemenin ırzına zeval vermeye ne gerek var, diyor. Bu iş şuna
benziyor. Dünyada olan bitenlerin bilinmesi ve meşhur olması için Batı’da oluşan
disiplinlerin, teorilerin travmalar oluşturan tacizinden geçmesi mi gerekiyor?
Bu açıdan gerçekleri ve acıları, dünyada
kimsesiz görmek lazım. Yalnızlıktan ve
kapitalizmin soğukluğundan neredeyse cibermiş vaziyetteler. Gerçekler.
Televizyonda birkaç saniyeliğine aç bir Afrika
görmüş ya da Afrika’da iki gün kalmış bir adamın günümüzde liberal olması için
insanlıktan çıkması gerekir önce. Eğer bir özgürlük efsanesiyse liberalizm,
boşuna bir efsanedir. Kapital özgürlükler, Osmanlı’dan bu yana Doğu’da ilkesiz
doğuyor. Oysa ekonomik özgürlük ilkeleriyle gelmeli. Doğu Ortadoğu’da tüm haritaları yerinden oynatmanın
aslan payı bu ikilidedir. Yeni bir
üretim tarzına oynanmalıdır. Dünyadaki üretim tarzı Doğu’yu adeta bir savaş
meydanı haline getiriyor. Ya Doğu’nun üzerinden dikkatleri dağıtmak için, yeni
bir üretim tarzına geçilir. Ya da şaapmak lazımdır.
Adem Kalan