30 Nisan 2017 Pazar

&


15 Temmuz Direnişi, cumhuriyeti dönüştüren, devlet ve millet kavramını yerine oturtan bir nurdur. Doğal bir ruh hali içinde doğmuştur. Herhangi bir ideolojiden etkilenerek değil; milletin akıl, kalp ve iman dairesi içinden dışa taşarak vuku bulmuştur. 100 yıllık bir birikmenin bir hesabın da işini görmüştür.  Ona nefes dememiz bundandır. Her nefes hareketi gibi geçmişteki boşlukları da doldurmuştur.

Örneğin eski darbelerin, muhtıraların ve 28 Şubat’ın karşılıkları zamanında sadece gönül ve buğz diliyle verilmişti. Bir eyleme, bir karşı koyuşa geçilmemişti. 15 Temmuz Direnişi ile aslında bu bahsettiğimiz darbelere karşı gelmenin kazası da yapılmıştır.

15 Temmuz Direnişi ile ülkem, medeniyetim genç yaşını yazmıştır. Bir kez daha milletim, alemin ve ademin cesur ulusu olmuştur. Ve bu genç yaş, aslında millet tarihimizde mekir halinde hep yaşanmıştır. Yani milletimiz gelecekte de yaşını daha nice kez tazeleyecektir. Ve hem sanat hem siyaset olarak, onlardan alacağımız birçok imkan bulunacaktır.



Y.Türk