Bir zamanlar Türk
edebiyatında belli bir kitle olurdu. Onlar nereye giderse orası
kalkınırdı. Özellikle de şairler bu işin
kurnazı olmuşlardı. Mesela Yediiklim dergisinde bunu yaptılar. Orada kapak olan
şair ve öykücüler, bir dergide kapağa çıkmak oradan ayrılmanın
zamanı şeklinde de algılanırdı, hemen başka bir taze dergiye geçiş yaparlardı.
Sonra orada da dosya konusu olduklarında daha genç bir derginin şemsiyesi
altına toplanılırdı. Ama bu eylem şekli,
Fayrap ve İtibar'dan sonra tıkandı. Biz şahsen böyle bir şeye asla izin
veremeyiz. Göçmen kuşlar gibi oradan oraya göç eden bu topluluğu kabul
edemeyiz. Kuruluş dergisinin ilgisi, en
üst düzeydeki şair ve yazarlaradır.

'İtil Boyunca' Süleyman Çelik'in
şiiri. Bir Yahya Kemal
telifi gibi duruyor. Bazen de Yahya Kemal ile aynı dönemi mi yaşıyoruz diye
hissetmiyor değilim. Türkiye'nin bu
günlerdeki konumu o yıllarla farklı bir düzlemde de olsa benzeşiyor. Bu nedenle
sevdim şiiri. Hem Yahya Kemal o zamanlar '‘Vatanda düşman görmek ıztırabıyle…/ ateş ve kanla,
siler, birgün, ordumuz lekeyi.
demişti. Şimdi ordumuz Musul ilimizde. Aynı duyguyu bir başka versiyonuyla
söylesem uyar sanırım. İtil Boyunca, böyle tatta bir şiir.
Salih Can