Çoğu kere bir deri bir
kemiktir. Ama ilkeli, dürüst, adaletlidir. Onurlu bir şehirdir. Mütevazidir. Bir bakıma yetim gibidir. Nijerya’daki
ilk İslam otağıdır.
Hafif bir caz plağına
da benzemiyor değil, bu şehir. Yeryüzünün engin kuşağından evrene sade, spontan
ve esrik tınılar yayan. Acayip bir müzik kulağı da var bu şehrin. Asya’ya tel
ve tezene veren kader, buraya üflemeli, vurmalı enstrümanları nasip etmiş. Lisanındaki
kelimeler de müziğindeki ahenk de yürek
güneşinin ışığında kurutulmuş gibi çıkar.
Akşamları her Afrika
şehri gibi düşsel kıpırtı halindedir, göz kamaştırıcıdır. Sokakları ve
caddeleri titrek iz gibi. İnsanların dizlerindeki dermanla, kurdukları
şehirlerin sokak şekilleri arasında bir benzerlik var, der. Vücutlar, şehrin
hatta nefes alan yaşam şeklinin lejandlarıdır. Törene, öğretiye ve töreye Asya
insanı gibi yatkındır. Grameri ve deyişleri tatlıdır. Madde bakımından yoksul
ancak mana bakımından derin ve incelik dolu Afrika nüktedanlığı da üstündedir.
Güldürüsünü irfana bezemiş ilginç bir şehir. Ama genetiği neşedir, şükürdür.
Geceleri kumların
rüzgârla birlik kapattığı camiler, sabahları süpürgelerle temizlenir, bezlerle
sıvanır, cilalanır.
Halvetîler, Kadirîlerin
ve Sünbül Efendi’nin duyguda ve itikatta cevelan ettiği Sünni şehir.
Afrika’nın, Nijerya’nın
siyah incisi, Bilâl bakışlı şehridir.
Elması saklayan kabuk semalıdır.
Y.Türk