5 Eylül 2018 Çarşamba

&


Ethos millet veya pathos unsurların harmanlandığı millet. Osmanlıda ikisi de mevcuttur, iç içedir. Son zamanları ise Yüce Devlet’in pathos felsefeye bulanarak geçmiştir. Ve yıkılmıştır. Sofular ve Fakıların bu husustaki kavgaları meşhurdur. Aslında ikisi de dengeden uzaklaşıp marjinalleşmiştir.

Ethos’suz pathos; pathos’suz ethos olmaz. Bir gömleğin dikişini düşünün. İçerden ve dışarıdan birbirini kavrar, iki ucu bir araya getirir.  Bir dikiş, bir örüş ortaya çıkarır.

Ethos dil; Pathos dil. Türkçe ikisini de taşır. Tapduk’un Yunus Emre’yi bir mecazla kazana koyup kırk gün kaynattıktan yani çileden çıkarttıktan sonra Yunus’a  ‘Hala dünya kokuyorsun’ deyişi, Yunus’un yaşayış olarak sırf pathos hale gelmeyişi ve bunu reddedişi, ethos satıhta da kalışı, Türkçe’nin nirengi noktasını oluşturmuştur. Yunus burada  hem dünyada yaşayışı hem de beka duyuşunu aynı ahenkte harmanlamıştır.

Y.Türk