2 Mayıs 2018 Çarşamba

''BAYRAK RİSALESİ”




Edebiyatımızda özgün işlere imza atan şairlerdendir, Yeprem Türk. Yeni eseri “Bayrak Risalesi” ile bunu bir kez daha bizlere göstermiş oldu. Bundan önce, dört şiir, dört düşünce ve iki poetik kitabı bulunan şairin, edebiyatımıza kattığı bu on birinci eseri “Bayrak Risalesi” adından da anlaşılacağı gibi, bayrak üzerine, elli dört sayfadan müteşekkil, kırk parça metinden mürekkep, tematik bir çalışmadır.

Kitap, dünden bugüne birliğin göstergesi olan değerlere bir selam ile açılıyor; ve kırkhırkanın ipi çıkrığında, kırk kuyuya birden salınıp sabaha Bir çıkan hâl ile, adeta birliğin simgesini oluşturan bir “Bayrak Risalesi.” Evet, Yeprem Türk’teki bu coşkunluk (Bayrak Risalesi), her şeyin faş edildiği bir zamanda –bir çok ağızlı olanı gördüğündendir ki– ortalık olmak değil, hayat içinde varolmak için, edebi dilde ki, birliğin bir göstergesidir.

İlim, irfan ve tefekkür üzerinde yoğunlaşan “Bayrak Risalesi” ile, bin yıllık kimliğimizin sembolü bayrağımıza, Anadolu irfanı ekseninde, yeni ve farklı bir boyut kazandırarak, bayrağın hangi bayrak olduğunu bu kitapta bize anlatmaktadır şair Yeprem Türk. Anadolu irfanı yalnız tasavvufla eşitlenmese de, kültürel, örfi, islami ve siyasi kaynakların içindeki en temel taşı tasavvuftur yine de. Çünkü, insanı kendisine dair keşifleri canlı tutan, tasavvuftur.

Bu bağlamda, aşk ve irfan içre “Bayrak Risalesi” ; bayrağın tarihini, onu kendi tarihinden başka, şairin kendi yüreğinden kendi sözcükleri ile edindiğini de bu aşk (Bayrak Risalesi) ile görmekteyiz. Yani bir aşk medeniyeti değil miydi bir bakıma Ariflerin Anadolu’da bize kurdukları. Bu yüzden aşk deyip de geçemeyiz, çünkü bayrağa dil olacak kanın gayreti aşktadır. Bunun için Yeprem Türk de “Bayrak aslında yazılmaz kardeşlerim. Bayrak söylenir. Ve ben bayrağı, yazmam, söylerim” diyor.

O vakit bize de “Bayrak Risalesi”ne bir kulak vermek düşüyor: “Rabbim! Bayrağım doluysa: Buyruğunla ve ‘gözbebeğimiz’in iziyle dolu. Hacılarının Mekke’de tavaf haliyle dolu. Hira, Tur, Nil haliyle dolu. Anadolu, Balkan, Afrika haliyle. Gül, sarıçiçek, ardıç haliyle. Kimsesizlere arkadaş haliyle, açlarına aş haliyle dolu. Emek deme haliyle ille de çalışmak haliyle. Adalet ve ölçü haliyle. Umudu öldüren her şeyi öldürmüştür diyenlerin ve direnenlerin istikbali yeşerten gayretleri ile dolu. Ve Allah benle istediğini yapsın haliyle dolu.”


*Yeprem Türk, “Bayrak Risalesi”, Kuruluş Dergisi Yayını, 54 sayfa.


Erkan KARA