19 Haziran 2017 Pazartesi

DOĞRUSU: MEHMEDİ DİNAMİZMDİR

Bugün İttihad-ı İslam mantığını savunanların sahiciliklerini sorgulamalı. Görüyoruz ki, İttihad-ı İslam, sadece İslamcı entelektüellerin hinliklerini ve tuzaklarını gizlemek için kullandığı bir ibareye, bir şemsiyeye indirgenmiş.

İttihad-ı İslam istenci, neredeyse mezhepsizliğe gelmiş gibi. En azından Türkiye’deki İslamcı entelektüellerin elinde bu derece eğilip bükülmüş yani. Mesela bazı İslamcılara göre, Türkiye’nin imkanlarını azalttığınız takdirde İslamcılık ilerlemiş olacaktır.

Ergün Yıldırım, yakın tarihli, Yenişafak’taki (18 Haziran 2017) bir yazısında İttihad-ı İslam adı altında Kürd dinamizminden bahsediyor. Hatta mevcut devletlerin,  İttihad-ı İslam noktasında verimli olmayacaklarını ve yeni yapılanmalara kapı aralanması gerektiğini falan belirtiyor. Bence Ergün Yıldırım, açıkça söylememiş niyetini ama Osmanlının içinden çıkan 32 devleti 33’e çıkartma amacını metninin içine yarı açık yarı kapalı halde yerleştirmiş. Daha önce Ali Bayramoğlu da aynı gazetede ‘Gelecek yüzyıl Kürtlerin yüzyılı olacaktır’ demişti. Yani meselenin İttihad-ı İslam mı yoksa 33. Beyliğe kapı aralama mı, olduğu anlaşılıyor. Aslında denmek isteniyor ki, güya Türkler seküler oldular, laikleştiler, İslam’dan da uzaklaştılar artık Türkler İslam’ın bayraktarlığını yapamazlar. İslam’ın bayraktarlığını başkaları yapacaklar. Oysa ne tek başına Çerkezler ne tek başına Kürtler ne de başkaları böyle bir şeye yeltenecekler. İslam’ın bayraktarlığı, yine hep beraber yapılacaktır. İttihad-ı İslam, ehl-i sünnet vel cemaat olarak başarılacaktır. Ve İttihadı İslam’ın başlangıç noktasını, nüvesini 15 Temmuz Direnişi dinamizmi oluşturacaktır.


y.türk