CHP’nin yeni hali için underground parti desek de,
ilk CHP, ülkede ekonomik kalkınmadan ziyade sanat ve kültür tarafıyla temayüz
etmeye çalışmıştı. Arka plan ne kadar yıkık dökük de olsa, CHP Türkiye’nin
Ankara ve İstanbul gibi kültür ve sanat podyumlarında şık bir tutum sergilemeye
çalışmıştır.
Son seçimlerde İstanbul ve Ankara’nın AK Parti
tarafından kaybına, seçimin karanlık tarafının yanında şöylesi bir durum da
etkili olmuş olabilir:
Sağ merkezli hükümetler, bu konuya genelde gereken
önemi göstermediler. Adalet ve ekonomik kalkınma onların hep öncelikleri oldu.
CHP’nin ise ülkeye ekonomik anlamda sömürgecilik dışında verdiği bir şey yoktu.
Sanatı ve kültürü, o da Avrupaî tarzda, destekledi o kadar.
Yusuf Kaplan, seçimler üzerine yazdığı bir metinde,
halkın git gide sola ve küreselliğe doğru evirildiğini bunun da İslamcı
partilere gelecek de şans vermeyeceğini söyledi. Bence, bu büyük bir yanılgı.
Son seçimlerin halk dili, Ak Parti’ye şunları demiş
olsa gerek: Doğu’da ve kalkınması öncelikli yerlerde, ümmet ve medeniyet
kardeşliğinin, ekonominin gelişmesi için sana mutlak öncelik veriyorum. Ancak
İstanbul ve Ankara gibi Türkiye’nin sahnesi illerde ise senden yüksek bir
kültür, sanat ve gelişmiş bir medeniyet, hayat dili istiyorum. Ve seni ihtar
ediyorum.
Yeprem Türk