18 Aralık 2016 Pazar

19'dan

Son kitabınızda referanslar daha çok Yunus bağlamında olmuş. Birçok modern şairimiz örneğin Ali Şeriati’yi falan şiirlerinde kullanırken siz bunlardan kaçınıyorsunuz.

Bence, şiirimin yapısından kaynaklanan bir şey bu. Refere kaynaklarım Yunus oluyor, Mevlana hatta İbn-i Arabi oluyor ama Ali Şeriati şiirimin aklına pek gelmiyor. Baktım Aliya İzzetbegoviç bile geçmemiş şiirlerimde.

Doğu ve Batı arasında İslam  ve İslam Deklarasyonu ve İslami Yeniden Doğuş’un Sorunları’gibi önemli kitapların yazarı Aliya İzzetbegoviç’in  gelenek ve tarihi bir zindan olarak görmesi ilginç. Ali Şeriati de aslında tarih için böyle düşünür.  Batı’da yetişip sonra ülkelerine dönen İslam alim ve liderlerin çoğunda aynı düşünce hakim. Oysa bir milleti ve medeniyeti ayakta tutan sütunlardan biri de tarihtir. Gelenektir.


Mevlana ve Iraki’de de benzer temalar aynı fonda işlenmiştir. Örneğin onlar da bir yerde tarihi, coğrafyayı ve insanın kendisini insana zindan şeklinde kodlamışlardır. Ancak bu bir Seyr i Süluk tecrübesidir.

Millet yolunda gelenek, göz açan, yerini bulman için geriden ışık olarak yanan bir şeydir.

Sanırım İslam aleminin modern  alimlerine olan güveni daha tam yerine oturmadı. Onlar, gelenekle tam olarak sınanmadılar. Yani onların söylediklerinin sağlamaları yapılmadı. Onları şiirimde kullanmamışsam biraz da bundandır.