
Cumhuriyetin kafa
yapısına sığmıyor, bu iki şeyin meczi.
Genellikle cumhuriyetçiler sadece kültürü seçerek bu toprakların tarihine
meydan okurken; buna karşı tavır alan medeniyetçiler de Müslüman halk katında
havarisi olmayan İsa’ya döndüler. Açıkçası toplumdan koptular.
Müslümanları Allah’a iman etmiş hava
kabarcıklarına benzetenler de dosyalarında ‘iğne’yi işleyip matbu dergiciliğe
hakaret edenler de cezasız kalmamalılar. Bunlar onların yüzlerine vurulmalı ve bu
şekilde onlar, cezalandırılmış sayılmalılar.
İstiklal Marşı, (sırf) cumhuriyetin
marşı olamamıştır. Olmamıştır. Misak-i milli ile birlikte bu iddiasını hem geri
almış hem de almamış bir marştır, İstiklal Marşı. Evlad-ı iyal hem içerde hem
dışarıdadır çünkü. Kültür ve medeniyet biraz da et ve tırnak olayıdır. Mehmet Akif,
her ne kadar ahir ömründe Mısır’dan dönüp gelmişse de tam bir
ruhaniyetle gelmez. Hem kültürü hem medeniyeti İslam odaklı mezcetmiş bayrağın
bekası ne ise İstiklal Marşı’nda olan şey de budur. Asıl mevzua
vurgudur. İstiklal Marşı’nı cumhuriyet marşı saymak yanılgıdır bu nedenle. Büyük
devlet ve bu devlete gebe halk için söylenmiştir, İstiklal Marşı.
Adem Kalan