Ah, güzel adamım
benim. Seni anlamayan yürek dalında kurusun. Asi poyrazlarda çıplansın da
varoluş örtüsünü üstüne çekemesin. …’den bahsediyorum. Cahit
Zarifoğlu’nun başka bir prototipinden. Ha söyleyeyim, Cahit Zarifoğlu Akif’ten
bir adım geride olmak kaydıyla ondan aşağı bir şair değil. Akif’in ateşi onda
sadece başka bir perdede sahne aldı. Yandı. Akif’in realist unsurları
Zarifoğlu’nda içe taşındı. Ve kırk yedi yaşında bekaya yürüdü, Zarifoğlu.
Sağ camianın diğer önde gelenleri, yani rahatları, kabuğunda kavrulmadan
menzile erdiler. Bulundukları yerden bu böyle şu söyle ahkam kestiler.
Çilesi verilmeden erilen menzil ne menzil ki? Bu menzillere pek inancım
yok. Naylondur, taklittir onlar o kadar. Ama sen başkasın.
Yanlışının bile bir ateşte piştiği bir gerçek. Doğruyu işaret
ettiği ise başka bir hakikat. Doğrularına gelince, onlara boynum kıldan
ince. Yani yanlışın da doğrun da bir işe yarıyor, haydan gelip huya
gitmiyor hani.
Sağcılığa ısınamadığını biliyorum. Medeniyete ve kültüre de hakeza. Muhafazakarlık tiksindiriyor seni. Bence sen bu topraklarda ebedi bir muhalifsin. Ebedi muhalifliğin Rusya patentlisi değil demek istediğim. Türklükte muhafazakarsın mesela. Türklerin bazı özelliklerini yitirmesine içerlemen bunu gösterir. Tamamen muhafazakarlık dışı değilsin. Ben komünistim ya da solcuyum ama solcularla işim olmaz demeni de anlıyorum. Günde defalarca solcu kerelerce komünist olan, bunun yanında aynı gün içinde bu oluşları onca tövbe ile yıkayan bendim çünkü. Sağın artık, bu haliyle bir ilerisi yok. Sağcılığı 'hamdım piştim yandım’dan ettiler, bundan yok. Sağcıysan, dalında yetmeden başka sepetlere düşmeye mecbur gibisin artık. Peki solculuğun var mı ilerisi, onun da yok. Bir dolap beygiri olursak var bir şeyler. Onlar da dönmek, gelmek, gitmek. Sonra gene dönmek vs.
Gel, Mehmet ol, diyeceğim sana. Burada hakikatin
sepetinden başka kaba yol yok. Ya da git bir yere kaymakam ol. Dicle’nin
kıyısındaki kuzudan da sorumlusun ama. Ebedi bir muhaliflik mi
yoksa bir şeyi muhafaza etmek mi? Hangisi zor. Gör.
Gel, Mehmet ol, diyeceğim sana. Burada hakikatin
sepetinden başka kaba yol yok. Ya da git bir yere kaymakam ol. Dicle’nin
kıyısındaki kuzudan da sorumlusun ama. Ebedi bir muhaliflik mi
yoksa bir şeyi muhafaza etmek mi? Hangisi zor. Gör.
Yeprem Türk