11 Mayıs 2023 Perşembe

OLMUŞ

                                                     


                      Övmek isterim babama saygıyla, bir olmuşu


Gece, Maraş’ta, köydeyiz

Keder bizi avluya gazel gibi dizmiş

Kuru yaprak sıra sıra

Annem, babam, kardeşlerim…  hiçlik

Tek, sultanın rüzgârı eksik kapıda


‘Biz olduğumuz için esmiyor rüzgâr’ mı demek istemişti en dilsizimiz

Esmesi gerekir oysa, vakti, gazel halindeyiz

Bu yıkıntı bize, biraz da ayıp ya

Bizle ilk kez özçekim gayreti olacak  uygarlığın

Köylüyü ve düşkünü göstermek istemez hiçbir rejim

Düşmesin diye hançeresi sistemin


Teorilerimiz yerle bir, şehrimiz yerle bir

Her birimiz avazı gaibe emanet edilmiş filozoflar gibiydik

Adaletin bu boşluğundan kimse çıkaramaz izimizi 

Avluda bekleyenlerin en hayırlısı

‘Boğazınızdan geçirirseniz sizi affetmem hazinenin bir kuruşunu’

Diyen, babamdı


Tutulurken günün matemi, kapımızda

Yoksullukla erleşen kemâl, berkiyen hüküm buydu

Yıkımda saatler geçtikçe içe doğru arzusunu yürütmek isteyen beden

Bu beddua ile durdu, olmadı avlumuzda o gün zayıflığa nurunu veren

Tenezzülde korku, şüphe doludur; geldi eşiğimize dek ama

Sadece Yunus okunabilirdi evimizde tufandan sonra

 

O gün inandım babamın yüzü

İnsafın ve nurun sökülmez toprağıyla doluydu

Maneviyatı erk etmişti bize

Yerle bir olmuş bir şehrin üstünde

Ne soğuk ne sıcak ancak ılıntı halinde

Bu bir tasvir değil, sadece cemâl


Ama hayat kurtaran



Yeprem Türk