Bu grubun, bir toplumun bir heves, bir ideoloji kapsamında
bir araya gelmelerinde, onların bir millet olduklarını düşünmemek, daha
kuvvetli bir görüş olur. Çünkü grup ve toplum dağılınca onları toplaştıran
ilham da bitiyor. Bu durumda, köklü bir değişime, yeniliğe ve oluşuma kapı
aralamıyor, bu tür toplumsal çıkışlar. Selef ya da diğer adıyla bir tarih
bulmakta, aynı mantık gereği zorlanıyorlar. Çünkü kendileri de zamanında halef
gibi davranamamışlardı. Amerika milleti dediğimiz kapitalist ilham
çerçevesinde bir araya gelen topluluk, bu örneğe uygundur.
Millet olma hali, Yahya
Kemal’in ‘biz ölülerimizle birlikte yaşarız’ sözünü haklı çıkaracak şekilde,
ölülerin ve sağların üstünde yaşar.
Yani insanlar bir kere
millet olurlar. Gelecekte ise bunu sürdürürler. Milletin, toprağın altındaki
kısmı ile üstündeki tarafının bir şekilde derin bir ilinti içinde durması
bundan. Aslında bir millet ağacı dayanıklı mı değil mi, toprak altında kalan
kökleri ile ölçülür. Bu nedenle, kadim
milletler; sık sık, başka başka millet oluşumu içine girmezler. Mehmediler, bu tür bir yapının asli prototipidir.
Y.Türk